7 Aralık 2007 Cuma

Ülkemizde Yaşanan Karamizah Örnekleri...



Değerli arkadaşlar,

Yüce önderimiz Mustafa Kemal ATATÜRKÜN kurmuş olduğu demokratik, laik ve sosyal hukuk devleti olan Türkiye Cumhuriyeti, yani güzel ülkemiz, bu günlerde kara mizaha konu olacak birçok olay yaşamaktadır. Bunlardan bazılarını sizlere yeniden anımsatmak istedim.

Örneğin;

İlahiyat Profesörü Hayrettin Karaman makalesinde, İMAM NİKAHINI GEÇERLİ VE YETERLİ SAYMAK ZORUNLUDUR derken, BOŞANMA YETKİSİNİN KOCADAN ALINMASININ AYETLERE AYKIRI olduğunu savunmaktadır ( 24.11.2007-Milliyet).

TBMM İnsan hakları alt komisyonu, Amasya Anadolu Kız Meslek Lisesinde dört kız öğrencinin dini baskı gördükleri iddasıyla okulda ayrılmalarını inceledi ve OKUL DEĞİL, ARKADAŞ BASKISI yapıldığını açıkladı (29.11.2007-Milliyet). Yani Malezya gibi ülkemizde de bir mahalle baskısının olduğu belgelenmiş oldu.


Cumhurbaşkanı bir rektör atamasında YÖK ten kendisine gelen dosyaya iliştirilmiş imzasız bir notu gazetecilerle paylaştı. Rektör adayının eşi çarşaflı diye ihbar içeren bu imzasız notu sanki YÖK göndermiş gibi yorumlayan 5 gazete olayı manşetlerine taşıdı. Sonuçta YÖK gereken açıklamayı yaparak, bu notu kendilerinin göndermediğini belirtti ve Cumhurbaşkanı da notun YÖK ten gelmediğini açıkladı. Burada tuhaf olan, KİMDEN GELDİĞİNİ BELİRLEMEDEN imzasız bir notu dikkate alan Cumhurbaşkanının, hem de iki kez olayın araştırılmasını istemesi ve bu eylemini gazetecilerle paylaşmasıdır.

Şehirlerarası sefer yapan otobüslerde NAMAZ MOLASI için talepler gittikçe artmaktadır. Firma yetkilileri böyle bir uygulama yok, ama son zamanlarda bazı yolcuların ısrarlı davranışları nedeniyle MOLA VERMEK ZORUNDA KALIYORUZ dediler (05.09.2007-Milliyet).

Uçuş harekat uzmanlarının kurduğu Dispeçerler Derneği (ACDA) Yönetim Kurulunun yaptığı açıklamada, bazı yolcuların NAMAZ KILMAK İÇİN HOSTESTEN PİLOTA UÇAĞIN YÖNÜNÜ KIBLEYE ÇEVİRMESİNİ istediklerini belirtti (01.10.2007-Cumhuriyet).

Kozan’da kompozisyon yarışmasının birincisi Tevhide Kütük’ün ödülünü almak üzere çıktığı sahneden türbanlı olması nedeniyle indirilmesi olayına Başbakan nasıl bir tepki verdi biliyorsunuz: Tevhide’yi telefonla aradı, ona “merak etme, ben arkandayım” dedi. Benzer bir haber dün Rize’den geldi: Kanser konulu bir kompozisyon yarışmasını imam hatip lisesi öğrencisi Emine Elif Azder kazandı. Kız, okul müdürünün tavsiyesine uyarak ödül törenine başını açarak gitti. Olayın medyada çıkmasından sonra Başbakan hemen Elif’in babasını da aradı, üzülmemelerini isteyip “konuyla bizzat ilgileneceği”ne dair söz verdi (04.12.2007-Güngör Mengi)

İsparta’da ilköğretim okulu öğretmeni Halil İsmail Özçimen İzmir’de mayıs ayında düzenlenen Cumhuriyet Mitingi’ne katılıyor ve Milli Eğitim Müdürlüğü’ne göre ağır suç işliyor. Aynı öğretmen bununla da kalmıyor, mitingden birkaç gün sonra daha büyük bir suç işliyor. 19 Mayıs’ta öğrencilerine Atatürk resimli, 'Cumhuriyete sahip çık' yazılı fanilalar giydiriyor. Ve de maaşından 40 lira kesilme cezası alıyor. Bu öğretmenimize de Başbakanımızın aramasını ve olayla ilgileneceğini belirtmesini isterdim!


Kocaeli Milli Eğitim Müdürlüğü’nün 21 Kasım 2007 de yaptığı şaibeli düzey belirleme sınavında sorulan Söz konusu sorulardan birinde (8. Sınıf Sosyal Bilgiler) “Hangisi Allah’ın yasalarından değildir?” biçiminde bir soru sorulmakta ve öğrencilerden dört seçenekten birini seçmesi beklenmektedir. Bu dört seçenekse fiziksel, toplumsal, biyolojik yasalar ve T.C. Anayasası olarak sıralanmaktadır. Böylelikle fiziksel, toplumsal, biyolojik yasaların Allah’a ait olduğu düşüncesi öğrencilerin inanç ve kanaatine bakılmaksızın doğru kabul edilerek laik eğitim ilkesi ayaklar altına alınmakta hem de Anayasamızın din ve vicdan özgürlüğünü düzenleyen 24. Maddesi ile 1739 sayılı Milli Eğitim Temel Kanunu’nun 10-11 ve 12. maddeleri çiğnenmektedir (25.11.2007-Eğitim-İş).

Olay, Antalya’da düzenlenen Anadolu Doğal Taş, Mermer ve Teknoloji Fuarı’nda yaşandı. Enerji Bakanı Hilmi Güler, fuarı gezerken bir standa yaklaşınca orada görevli mini etekli bir hostes alel acele üzerine uzun pardösüsünü giyiyor ve bakanı öyle karşılıyor. (03.12.2007- Tufan Türenç)

Değerli arkadaşlar,
Prof.Dr. Mehmet Ali KÖRPINAR


Her gün giderek daha da artan bu kara mizahi yaklaşımlara, sizlerde çevrenizdeki olaylarla katkıda bulunabilirsiniz. 21. yüzyıl Türkiyesinde bu olaylar neden artıyor? Kimlerden cesaret alıyorlar ve destek buluyorlar? Lütfen bu sorulara hep birlikte yanıt arayalım.

Acaba bu eylemler için gereken zemin hazırlandı da ondan mı sayıları giderek artıyorlar? Nitekim, Diyanet İşleri Başkanlığı, Türkiye'deki tarikatlar ve dini akımlarla ilgili hazırladığı raporda, Türkiye'de 5 bin tane tarikat şeyhi ve dini akım lideri bulunduğu açıklandı.

Yine REFAHYOL hükümeti döneminde sayıları 5.000 in üzerine çıkarak rekor kıran Kuran kursları, 28 Şubat döneminden sonra hızla geriledi ve 2002 de 3664 kadar indi. Sonra TCY nin yürürlüğe girdiği 01.06.2005 tarihinden itibaren, kaçak kuran kurslarına ceza indirimi gelince, kuran kurslarında rekor artış oldu ve 4684’e fırladı (26.02.2006-Cumhuriyet).

Son olarak TESEV in Kasım-2006 da TURBAN konusunda yaptığı anket ile taban tabana tamamen zıt sonuçlar elde eden Tarhan Erdemin başkanlığında ve Eylül-2007 de KONDANIN yaptığı araştırmayı karşılaştırmanızı isterim. Son günlerde Milliyet gazetesinde yayınlanan bu araştırmasında KONDA, yine kendisinin 2003 de yaptığı bir araştırma ile kıyaslıyor ve Turbanlı sayısının %3,5 tan %16,2 ye arttığını belirliyor. Yani Turban bu dönemde 4 kat artmış durumda. Ayrıca TÜRBAN ve diğer dinci tutkuların nasıl ve neden arttığı da açıkça ortaya konuluyor.

Bu artış konusunda şaşkınlık yaşayanlara Yılmaz Özdil; Bugün, biraktik devlet makamlarini, "esinin basi aciksa", malum belediyelerden su bayiligi bile alamazsin, su bayiligi... diyerek yanıt vermektedir. Ne yazık ki birileri, maddi çıkar uğruna halkımızın her türlü özveriyi gösterebileceğini iyi algılamış ve çok güzel sömürüyor.

Ülkemizde giderek artan bu laikliğe aykırı eylemler için ABD nin Genel Kurmay Başkanı Richards Myersin, ABDnin Iraktan çekilmesi durumunda Türkiye dahil bölgedeki ülkelerde radikal islamcılar iktidara gelerek, hilafet kuracaklar yorumunu sizlere yeniden anımsatmak isterim (26.08.2005-Milliyet)

Umarım yüce önderimiz Mustafa Kemal ATATÜRKÜN sayesinde, dünyanın en güzel ülkesinde özgürce yaşadığımızı ve 53 tane islam ülkesi içinde örnek tek laik Cumhuriyete sahip olan ülke olduğumuzu kimse unutmaz. Birilerinin siyasal çıkarları uğruna, kutsal dinimizi nasıl sömürmek ve kullanmak istediklerini de görmezden gelmezler.

Sevgi ve saygılarımla (07.12.2007)

Prof.Dr. Mehmet Ali KÖRPINAR

Hiç yorum yok: